bay at

listen to the pronunciation of bay at
Turkish - Turkish

Definition of bay at in Turkish Turkish dictionary

BAYAT
Güncelliğini, önemini, özelliğini yitirmiş, çok söylenmiş
BAYAT
Oğuz Türklerinin 24 boyundan biri
BAYAT
Taze olmayan: "Dükkânlar karmakarışık, mallar bayat, kibar müşteriler birer birer çekiliyor, ayak takımı her gün artıyor."- H. E. Adıvar
Bayat
kerti
bayat
Taze olmayan
English - English

Definition of bay at in English English dictionary

bayat
an oath of allegiance to an emir
Turkish - English

Definition of bay at in Turkish English dictionary

bayat
stale

I haven't had anything to eat for three days other than a stale sandwich, a rotten apple, and some spoiled yogurt. - Üç gündür, bayat bir sandviç, çürük bir elma ve biraz bozuk yoğurt dışında hiçbir şey yemedim.

This popcorn tastes stale. I wonder when it was popped. - Bu patlamış mısırların tadı bayat. Ne zaman yapıldıklarını merak ediyorum.

bayat
old

This old bread is as hard as a rock. - Bu bayat ekmek bir kaya kadar sert.

How old is this bread? - Bu ekmek ne kadar bayat?

bayat
high
bayat
(Gıda) aged
bayat
rancid
bayat
hackneyed
bayat
cut-and-dried
bayat
dated
bayat
not fresh
bayat
twice-told
bayat
stale, not fresh, old; aged (meat)
bayat
cut and dried
bayat
stale, rancid, old; trite, hackneyed, corny
bayat
detrited
bayat
slang fuddy-duddy, old fogy
bayat
trite
bayat
corny
bayat
threadbare
bayat
twice told