b arut

listen to the pronunciation of b arut
Turkish - Turkish

Definition of b arut in Turkish Turkish dictionary

BARUT
(Osmanlı Dönemi) Mc: Çabuk kızan, şiddet ve hiddete kapılan
BARUT
(Osmanlı Dönemi) yun. Güherçile ile kükürt ve kömürden mürekkeb, alev alıcı bir maddedir ki, toz halinde olup, umumiyetle ateşli silahlarda ve taş kırmak gibi işlerde kullanılır
BARUT
Ateşli silahla bir merminin atılmasına veya herhangi bir aracın fırlatılmasına yarayan, patlayıcı, katı madde
barut
Potasyum nitrat, toz odun kömürü ve kükürt karışımı
Turkish - English

Definition of b arut in Turkish English dictionary

barut
(Askeri,Avcılık) gun powder
barut
gunpowder

Gunpowder needs to be handled very carefully. - Barut çok dikkatli şekilde işlenmeli.

They blew up the bridge with gunpowder. - Barutla köprüyü havaya uçurdular.

barut
gunpowder; powder keg
barut
quick to anger person
barut
{i} powder

No man can know them, no hunter can shoot them, with powder and lead - Thoughts are free! - Hiçbir insan onları bilemez, hiçbir avcı barut ve kurşunla onları vuramaz. - Düşünceler özgürdür!

The Middle East is still considered a powder keg. - Orta Doğu hâlâ barut fıçısı olarak kabul ediliyor.