Sözcükleri arayabilir ve çevirileri alabilirsiniz. Ama o, tam olarak tipik bir sözlük değildir.
- You can search words, and get translations. But it's not exactly a typical dictionary.
Altı çizili sözcükleri düzeltin.
- Correct the underlined words.
Anlamadığım bir sürü sözcük var.
- There are many words that I don't understand.
Sözcükleri arayabilir ve çevirileri alabilirsiniz. Ama o, tam olarak tipik bir sözlük değildir.
- You can search words, and get translations. But it's not exactly a typical dictionary.
Bu kelimeleri silginle sil.
- Rub out these words with your eraser.
Birisi kötü kelimeler söylememeli.
- One should not say bad words.
O, lafla peynir gemisi yürümeyeceğini kanıtladı.
- He proved that actions speak louder than words.
Evlendiğinde ve çocukların olduğunda lafla peynir gemisi yürümediğini fark edeceksin.
- When you get married and have kids, you'll realize that actions speak louder than words.
Onun sözleri tamamen anlamsızdı.
- Her words were completely meaningless.
Onun sözleri beni şaşırttı.
- His words surprised me.