English - Turkish
Definition of any simple game involving a ball in English Turkish dictionary
- ball
- yumak
- ball
- top
Tom kağıdı bir top gibi kırıştırdı ve odanın içinde fırlattı.
-Tom crushed the sheet of paper up into a ball and threw it across the room.
Topu duvara doğru çekti.
-He tossed the ball towards the wall.
- ball
- {f} up k.dili. (bir şeyin) içine etmek
- ball
- açıkgöz olmak
- ball
- kürecik
- ball
- balo yapmak
- ball
- toparcık
- ball
- istenilen şekilde ve yönde atılmayan top
- ball
- küre
- ball
- {i} ilaç (at)
- ball
- {i} top oyunu
Bir top oyununa gitmek ister misin?
-Do you want to go to a ball game?
Yarın muhtemelen top oyununa gideceğiz.
-We'll likely go to the ball game tomorrow.
- ball
- {f} fişek atmak
- ball
- (isim) top, küre, bilye, misket, gülle, yumak, yuvar, top oyunu, top mermisi, balo; ilaç (at)
- ball
- top top olmak
- ball
- argo uyanık olmak
- ball
- {i} yuvar
Futbol topu yuvarlaktır.
-The soccer ball is round.
Top, yolun karşısına yuvarlandı.
-The ball rolled across the road.
- ball
- {i} misket
Related Terms
English - English
Definition of any simple game involving a ball in English English dictionary
- ball
The children were playing ball in the garden.
any simple game involving a ball
Hyphenation
a·ny sim·ple game in·vol·ving a BallTurkish pronunciation
eni sîmpıl geym învälvîng ı bôlPronunciation
/ˈenē ˈsəmpəl ˈgām ənˈvälvəɴɢ ə ˈbôl/ /ˈɛniː ˈsɪmpəl ˈɡeɪm ɪnˈvɑːlvɪŋ ə ˈbɔːl/
Resimler
History
Favorites