English - Turkish
Definition of an ironic way to start (often after my) addressing an inferior in English Turkish dictionary
- dear
- {ü} canım
Hayır, canım, atla gitsen iyi olur.
-No, my dear, you had better go on horseback.
Bana bir fincan kahve getirir misin? Memnuniyetle, canım.
-Would you get me a cup of coffee? With pleasure, my dear.
- dear
- {i} sevimli kimse
- dear
- tatlım
Merhaba, canım, sevgilim, tatlım, kaderim. Günün nasıldı?
-Hi, my dear, my darling, my honey, my destiny. How was your day?
- dear
- (Ticaret) fiyatı yüksek
- dear
- değerli
Tom benim değerli bir arkadaşım.
-Tom is a dear friend of mine.
O benim için çok değerlidir.
-She is very dear to me.
- dear
- pahalı
Taze sebzeler kışın çok pahalıdır.
-Fresh vegetables are very dear in winter.
- dear
- vah vah!
- dear
- aziz
- dear
- deme!
- dear
- {i} sevilen şey
- dear
- {s} kıymetli
- dear
- {ü} hay allah
- dear
- pahalıya
- dear
- samimi olarak
- dear
- samimi
- dear
- içtenlikle
O herkes tarafından içtenlikle sevilir.
-She is dearly loved by everybody.
Birbirimizi içtenlikle seviyoruz.
-We love each other dearly.
- dear
- (isim) sevilen kimse, tatlı kimse, sevimli kimse, sevilen şey
Related Terms
English - English
Definition of an ironic way to start (often after my) addressing an inferior in English English dictionary
- dear
My dear boy, if your grades don't pick up I won't bounce you on but over my knee!.
an ironic way to start (often after my) addressing an inferior
Hyphenation
an i·ro·nic way to start (often af·ter my) ad·dress·ing an in·fe·ri·orPronunciation
Resimler
History
Favorites