Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

an abservation, note, notice, token

listen to the pronunciation of an abservation, note, notice, token
English - Turkish

Definition of an abservation, note, notice, token in English Turkish dictionary

remark
{f} belirtmek
remark
görüş

Onun görüşlerini harfiyen almayın. - Don't take his remarks too literally.

Alaycı görüşlerini kendine saklamanı rica ediyorum. - Please keep your cynical remarks to yourself.

remark
yorum

Onun sözlerini bir tehdit olarak yorumladı. - She interpreted his remarks as a threat.

Onun sözlerini bir tehdit olarak yorumladım. - I interpreted his remark as a threat.

remark
{i} düşünce

Düşünceleriniz konudan uzak. - Your remarks are off the point.

Tom Mary'ye oğlunun terbiyesiz düşünceleri için özür diledi. - Tom apologized to Mary for his son's impolite remarks.

remark
söz

Onun sözü gerçekten uygunsuzdu. - His remark was really out of line.

Onun sözlerini bir tehdit olarak yorumladım. - I interpreted his remark as a threat.

remark
açıklayıcı söz
remark
{f} yorum yapmak
remark
remark söyle
remark
{f} düşüncesini söylemek
remark
dikkat edip görmek
remark
dikkat/yorum
remark
{i} dikkat

Tıptaki son gelişmeler dikkat çekiyor. - Recent advances in medicine are remarkable.

Tıptaki son gelişmeler dikkat çekicidir. - The recent advances in medicine are remarkable.

remark
{f} söylemek, demek
remark
mülâhaza
remark
{i} dikkat etme
remark
(fiil) dikkat etmek, farketmek, söylemek, belirtmek, düşüncesini söylemek, yorum yapmak
remark
{f} farketmek
English - English
{n} remark
an abservation, note, notice, token
Favorites