Tom şirkette benim dostumdur.
 - Tom is my ally at the company.
Mary başarılı olmasına yardım etmek için bir dost istiyor.
 - Mary wants an ally to help her succeed.
Fadıl ya sizin en iyi müttefikiniz ya da en kötü düşmanınız olabilir.
 - Fadil can either be your best ally or your worst enemy.
Bir düşmanın bir düşmanı mutlaka bir müttefik değildir.
 - An enemy of an enemy is not necessarily an ally.
Müttefik kuvvetleri batıdan saldırıyorlardı.
 - Allied forces were attacking from the west.
Almanya bir zamanlar İtalya ile müttefikti.
 - Germany was once allied with Italy.
İtalya,Romanya,Portekiz,ve Yunanistan Müttefiklere katıldı.
 - Italy, Romania, Portugal, and Greece joined the Allies.
Avusturya'nın da müttefikleri vardı.
 - Austria had allies, too.