aktentasche

listen to the pronunciation of aktentasche
German - Turkish
English - Turkish

Definition of aktentasche in English Turkish dictionary

briefcase
{i} evrak çantası

Onun evrak çantası suyla doluydu. - His briefcase was filled with water.

Tom evrak çantasıyla birlikte evden ayrıldı. - Tom left the house with his briefcase.

portfolio
portföy

Portföyünü çeşitlendirmen gerekir. - You should diversify your portfolio.

Tom bana portföyünü gösterdi. - Tom showed me his portfolio.

briefcase
evrak çanta

Vestiyerde evrak çantamı ve şemsiyemi kontrol ettim. - I checked my briefcase and umbrella in the cloakroom.

Evrak çantam kağıtlarla doludur. - My briefcase is full of papers.

briefcase
çanta, özel bir klasör aynı dosya uygulamalarını kolaylaştırma da kullanılır
briefcase
{i} çanta

Dima; Hayatımın anlamı... dedi. Nasıl olursa olsun bu evrak çantasında 3 milyon Belarus Rublesi var. - I mean... my life, Dima said. Anyway, there's 3,000,000 BYR in this briefcase.

Evrak çantam kağıtlarla doludur. - My briefcase is full of papers.

briefcase
evrak cantası
attache case
evrak çantası
portfolio
evrak çantası

Tom bana evrak çantasını gösterdi. - Tom showed me his portfolio.

portfolio
bir kimseye özgü tahvillerin tümü
portfolio
cüzdan,portföy
portfolio
{i} tahviller
portfolio
{i} evrak çantası; resim çantası
portfolio
{i} makam, görev
German - English
portfolio
briefcase
brief case
attache case