Tom'dan korkmak için bir sebep yok.
- There's no reason to be afraid of Tom.
Neyden korkmak zorundayım?
- What do I have to be afraid of?
Korkan tek kişi sen değilsin.
- You're not the only one who's afraid.
Her zaman korkan insanların işe yaramaz olduğunu düşünüyorum.
- I think people who are always afraid are useless.
O korkmuş hissetmeye başladı.
- He began to feel afraid.
O, korkmuş gibi davrandı.
- He behaved like he was afraid.
Nancy köpeklerden korkar.
- Nancy is afraid of dogs.
Hayvanlar ateşten korkar.
- Animals are afraid of fire.
Yükseklikten korkan tek kişi sen değilsin.
- You're not the only one who's afraid of heights.
Örümceklerden korkan insanlar var.
- There are people that are afraid of spiders.
Neyden korkmak zorundayım?
- What do I have to be afraid of?
Artık Tom'dan korkmak istemiyorum.
- I don't want to be afraid of Tom anymore.
Hatalar yapmaktan korkmayın.
- Don't be afraid of making mistakes.
İngilizce konuşurken hata yapmaktan korkmayın.
- Don't be afraid to make mistakes when speaking English.
Korkmak için hiçbir sebep yok.
- There's no reason to be afraid.
Keşke benden korkmaktan vazgeçsen.
- I wish you'd stop being afraid of me.
Korkmak zorunda değilsin.
- You don't have to be afraid.
Tom'dan korkmak için bir sebep yok.
- There's no reason to be afraid of Tom.
İngilizce konuşurken hata yapmaktan korkmayın.
- Don't be afraid to make mistakes when speaking English.
Bu şey yok, korkmayın!
- It's nothing, don't be afraid!
Neyden korkmak zorundayım?
- What do I have to be afraid of?
Tom'dan korkmak için bir sebep yok.
- There's no reason to be afraid of Tom.
He is afraid that he will die.
I am afraid I can not help you in this matter.
Do you have any beer? No, I'm afraid not.
Do we really have to do every one by hand? Yes, I'm afraid so.
... I'm afraid we're already over time. ...
... They are afraid if the data is open, maybe something bad ...