Sanat öğrenimi yapmak iyi bir zevk gerektirir.
 - It requires a good taste to study art.
Sanat herkes tarafından sevilir.
 - Art is loved by everybody.
Sanatçı olmak için bir güzel sanatlar okulunda okumak zorunda değilsiniz.
 - You don't have to study at a school of fine arts to become an artist.
Okulda güzel sanatlar okuyor.
 - She is studying fine art at school.
Tom Mary'e, eski bir gazete makalesi gösterdi.
 - Tom showed Mary an old newspaper article.
Bu eski resmi benim için onarabilecek bir ressam biliyor musun?
 - Do you know an artist who can restore this old picture for me?
Sihirbazlık, batıl itikadı paraya çevirme sanatıdır.
 - Magic is the art of changing superstition into money.
Din çok bireyseldir. Neredeyse herkesin gerçekten kendi dini vardır. Dindeki bütünlük bir kurnazlıktır.
 - Religion is very personal. Practically everyone has really his own religion. Collectivity in religion is an artifice.
John büyük bir sanatçı oldu.
 - John grew up to be a great artist.
Büyük sanatçıların vatanı yoktur.
 - Great artists have no country.