O beni sırtımdan bıçakladı!
 - He stabbed me in the back!
Tom metrodaki birisi tarafından öldüresiye bıçaklandı.
 - Tom was stabbed to death by someone on the subway.
Ölümle sonuçlanan bıçaklama olayının kıvılcımı, kontrolden çıkan tartışmadan çıkmıştı.
 - The fatal stabbing was sparked by an argument that got out of control.
Tom Mary'yi bıçaklamaya çalıştı.
 - Tom tried to stab Mary.