Şu anda hassas bir konumdayım.
 - I am now in a delicate position.
O çok hassas bir durumdu.
 - That was a very delicate situation.
Layla'nın çok zarif özellikleri vardı.
 - Layla had very delicate features.
Narin, zarif çiçekler çiçek açmış.
 - The delicate, graceful flowers are in bloom.