Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a trivially easy task or responsibility; from a piece of cake

listen to the pronunciation of a trivially easy task or responsibility; from a piece of cake
English - Turkish

Definition of a trivially easy task or responsibility; from a piece of cake in English Turkish dictionary

cake
kek

İki keki de sevmiyorum. - I like neither of the cakes.

Bir parça kek tattım ve o lezzetliydi. - I tried a piece of cake and it was delicious.

cake
{i} pasta

O pastayı yemesen iyi olur. - You'd better not eat that cake!

Pastayı eşit olarak paylaşmak zorundasın. - You have to share the cake equally.

cake
{f} katılaşmak
cake
kalıplaşmış
cake
kalıp
cake
topak
cake
kaplanmak
cake
şekil almak
cake
{i} çörek
cake
(fiil) kalıplaşmak, katılaşmak, kabuklaşmak, kabuk bağlamak
cake
{f} kabuk bağlamak
cake
f kalıplaşmak
cake
kalıp seklini almak
cake
{i} kabuklaşmış kir
cake
dili birinci gelmek
cake
kaplamak
cake
That takes the cakel Aşk olsunl cakes and ale hayatın neşesi
cake
{i} parça

Bir pastayı eşit parçalara ayırma oldukça zordur. - Cutting a cake into equal pieces is rather difficult.

Anne pastayı üç parçaya böldü. - Mother divided the cake into three parts.

English - English
cake
a trivially easy task or responsibility; from a piece of cake
Favorites