a spot.

English - Turkish

Definition of a spot. in English Turkish dictionary

Related Terms

mail

postalamak

Tom bir mektup postalamak için postaneye gitti. - Tom went to the post office to mail a letter.

Mektubu postalamak için postaneye gitti. - He went to the post office to mail the letter.

mail

{i} posta

Benim için bu mektupları postalayabilir misin? - Can you mail these letters for me?

Lütfen mektupları postalamayı unutma. - Please don't forget to mail the letters.

mail

postaya atmak

mail

{f} postala

Lütfen mektupları postalamayı unutma. - Please don't forget to mail the letters.

Benim için bu mektupları postalayabilir misin? - Can you mail these letters for me?

macule

leke

macule

bulanık basmak

macule

(Tıp) Yuvarlak elle hissedilemeyen, cilt seviyesinden y üksek olmayan döküntü (leke), makül

mail

{i} zırh

mail

(İnşaat) posta, mektup

mail

posta ile göndermek

Bunu taahhütlü posta ile göndermek istiyorum. - I'd like to send this by registered mail.

mail

mailed fist saldırı tehdidi

mail

{f} postaya vermek

mail

{i} posta arabası

O, posta arabasını soydu. - He robbed the mail coach.

mail

zırh/posta

mail

baskı

mail

{i} örgü zırh

mail

halka veya zincirden yapılmış zırh

English - English

Definition of a spot. in English English dictionary

mail

macule

Hyphenation

a spot

Videos

... But I think that that sweet spot is coming to an end, ...

... So if the people with the microphones can spot any ...