Onun her sabah kahvaltıdan önce yürüme alışkanlığı vardı.
 - He was in the habit of taking a walk before breakfast every morning.
Her gün yürümeye alışkınım.
 - I am in the habit of taking a walk every day.
Her şeyi göz önüne alarak o arabayı satın aldı.
 - Taking everything into consideration, he bought the car.
Zehir alarak intihar etti.
 - He committed suicide by taking poison.
O, paranın kendi payına düşenini almakta tereddüt etmedi
 - He did not hesitate in taking his share of the money.
Sabah duş almaya alışkınım.
 - I am in the habit of taking a shower in the morning.
Trenlerin resimlerini çekmek neden ilginçtir?
 - Why is taking pictures of trains interesting?
Neden trenlerin resimlerini çekmek çok ilginç?
 - Why is taking pictures of trains so interesting?