John Bill kadar yaşlı değil; çok daha genç.
 - John is not as old as Bill; he is much younger.
Sporu rekabet için değil zevk için yapıyorum.
 - I like to play sport for fun not for competition.
Penisiline alerjim yok.
 - I am not allergic to penicillin.
Ona söyleyecek hiçbir şeyim yok.
 - I've got nothing to say to him.
Tom öyle bir şeyin bir daha asla olmayacağını söyledi.
 - Tom said that nothing like that would ever happen again.
Herkes Japonya'da artık kötü bir şey asla olmayacağını umuyor.
 - Everyone is hoping nothing bad will ever happen in Japan.
Katiyen yapmayacaksın.
 - You'll do nothing of the kind.
Tüm gün katiyen bir şey yemedim.
 - I ate absolutely nothing the whole day.