Onların ilişkisi hakkında bir şey bilmiyorum.
- I don't know anything about their relationship.
Mutluluğun yüzde 90 kadarı tutum, yaşam kontrolü ve ilişkiler gibi unsurlardan geliyor.
- As much as 90 percent of happiness comes from elements such as attitude, life control and relationships.
Tom'la olan ilişkim seni ilgilendirmez.
- My relationship with Tom isn't your concern.
Ciddi bir ilişki ile ilgilenmiyorum.
- I'm not interested in a serious relationship.
İlişkiye hazır olmadığımı düşünüyorum.
- I don't think I'm ready for a relationship.
O, şimdi bir ilişkiye girmek istemiyor.
- He doesn't want to get into a relationship now.
... not just beauty tips, but fashion tips, or relationship ...
... relationship between what you do and what ...