a private room on a ship

listen to the pronunciation of a private room on a ship
English - Turkish

Definition of a private room on a ship in English Turkish dictionary

cabin
{i} kabin

O, on yıldan daha fazla süredir tek başına bir kabinde yaşamaktadır. - He has been living in the cabin by himself for more than ten years.

Bir kabine oluşturmak zordur. - Forming a cabinet is difficult.

cabin
kamara

Kamaramdan güverteye gittim. - I went on deck from my cabin.

Tom ve Mary balayıları için İtalya yakınında vapurla seyahate çıktılar fakat gemi battı ve Tom kamarasında boğuldu. - Tom and Mary went on a cruise near Italy for their honeymoon, but the ship sank and Tom was drowned in his cabin.

cabin
tahta kulübe
cabin
pilot kabini
cabin
{i} uçakta öndeki özel bölüm
cabin
tahdit etmek
cabin
{i} kulübe

Amerika Birleşik Devletleri'nin 16. başkanı Abraham Lincoln, Kentucky'de bir kulübede doğdu. - Abraham Lincoln, the 16th president of the United States, was born in a log cabin in Kentucky.

Naoki fakirdi ve bir kulübede yaşardı. - Naoki was poor and lived in a cabin.

cabin
{f} kabin veya kamarada yaşamak
cabin
kamara/kulübe/kabin
cabin
{i} hücre
cabin
cabin class ikinci sınıf
cabin
cabin boy kamarot
cabin
küçük bir yere kapamak
English - English
cabin
a private room on a ship

    Hyphenation

    a pri·vate room on a ship

    Turkish pronunciation

    ı prayvıt rum ôn ı şîp

    Pronunciation

    /ə ˈprīvət ˈro͞om ˈôn ə ˈsʜəp/ /ə ˈpraɪvət ˈruːm ˈɔːn ə ˈʃɪp/
Favorites