Bana bir parça bilgi getirdi.
- He brought me a piece of information.
Ben bir parça bagaj satın aldım.
- I bought a piece of baggage.
Tuzlu karamelin eşsiz tadını severim.
- I like the unique taste of salted caramel.
Ben yenilebilir pirinç kağıdı ve karamele sarılmış bir muz yedim.
- I ate a banana wrapped in edible rice paper and caramel.