a measuring line or cord

listen to the pronunciation of a measuring line or cord
English - Turkish

Definition of a measuring line or cord in English Turkish dictionary

line
{i} hat

Ben onu aramaya çalıştım, ama hat meşguldü. - I tried to call him up, but the line was busy.

Onu aradım, ancak hat meşguldü. - I called her, but the line was busy.

line
{f} doldurmak
line
sıralamak
line
(Argo) kandırıcı sözler
line
ton
line
çizgilerle göstermek
line
astarlamak
line
doğru çizgi
line
sıra oluşturmak
line
desen
line
(tenek ve deniz) hat
line
çizgi

Elbiselerin yeni çizgisi Paris'ten. - The new line of dresses is from Paris.

Oyun alanı, beyaz çizgiler tarafından üçe bölünmüş. - The playground is divided into three areas by white lines.

line
{i} kablo
line
{f} kaplamak
line
ölçme ipi
line
(İnşaat) boru, hat, çizgi
line
{i} bilgi
line
kısa mektu
line
{i} kuyruk

Biz kuyrukta ayakta bekletildik. - We were made to stand in line.

Tom kuyruktaki son kişi. - Tom is the last person in line.

line
dizgin
English - English
line
a measuring line or cord

    Hyphenation

    a meas·ur·ing line or cord

    Turkish pronunciation

    ı mejırîng layn ır kôrd

    Pronunciation

    /ə ˈmeᴢʜərəɴɢ ˈlīn ər ˈkôrd/ /ə ˈmɛʒɜrɪŋ ˈlaɪn ɜr ˈkɔːrd/
Favorites