English - Turkish
Definition of a lot; a great deal; tons; loads in English Turkish dictionary
- lots
- birçok
Birçok kişi arabalarla ilgilenir fakat arabalar benim için bir şey ifade etmiyor.
-Lots of people are interested in cars, but they're really nothing to me.
Hâlâ birçok batıl inanca inanılıyor.
-Lots of superstitions are still believed in.
- lots
- çok
Venedik'te her zaman çok turist vardır.
-In Venice, there are always lots of tourists.
Oyun çok sayıda insanı heyecanlandırdı.
-The game excited lots of people.
- lots
- bir sürü şey
Onlardan bir sürü şey vardı.
-There were lots of them.
Tom bize yiyecek bir sürü şey verdi.
-Tom gave us lots to eat.
Related Terms
English - English
Definition of a lot; a great deal; tons; loads in English English dictionary
- lots
She made lots of new friends.
a lot; a great deal; tons; loads
Pronunciation
Resimler
History
Favorites