Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a kind of buttery

listen to the pronunciation of a kind of buttery
English - Turkish

Definition of a kind of buttery in English Turkish dictionary

safe
emniyette
safe
tehlikesiz

Sence bunu yapmak tehlikesiz mi? - Do you think it's safe to do that?

safe
güvenilir

Tom elektronik sigara içmenin sigara içmekten daha güvenilir olduğunu düşünüyor ama Mark o kadar emin değil. - Tom thinks that vaping is safer than smoking cigarettes, but Mary's not so sure.

safe
{s} güvenli

Güvenlik için kadın, değerli şeylerini bankada sakladı. - She kept her valuables in the bank for safety.

Çocuklarımızın güvenliği için, lütfen yetişkin sitelerine girmeyin. - For our children to be safe, please do not enter adult sites.

safe
{i} çelik kasa

Uygun olan bir çelik kasaya değerli eşyalarımı koymak istiyorum. - I'd like to put my valuables in a safe deposit box, if any are available.

Tom'a bir çelik kasası olup olmadığını sordum. - I asked Tom if he had a safe deposit box.

safe
{s} güvencede

Biz herkesi güvencede tutmak istiyoruz. - We want to keep everybody safe.

Sırlarınız benimle güvencededir. - Your secrets are safe with me.

a kind of
tarafından
a kind of
bir çeşit

Şitaki bir çeşit mantardır. - A shiitake is a kind of mushroom.

safe
kurtulmuş
safe
emin

Burada güvende olduğumuzdan emin misin? - Are you sure we're safe here?

Tom Mary'nin emin ellerde olup olmadığını bilmiyordu. - Tom didn't know whether Mary was safe or not.

safe
atlatmış
safe
sağlam

Güvenliği başka her şeyden önce sağlamalıyız. - We must put safety before anything else.

Her şeyden önce güvenliği sağlamalısın. - You should put safety before everything else.

safe
kesin

Kesinlikle güvende olacaksın. - You'll be absolutely safe.

Sadece Allah, kesinlikle mutlak kudret sahibi olabilir. - Only God can safely be omnipotent.

safe
yiyecek dolabı
safe
{s} muhakkak
safe
beysbol oyundışı edilmeden kaleye yetişmiş olan
safe
{s} korkusuz

Ben onunla korkusuzca oynuyorum. - I am playing it safe.

safe
safe and sound sağ salim
safe
teldolap
safe
emin,emniyetli
safe
(isim) kasa, çelik kasa
English - English
{n} safe
a kind of buttery

    Hyphenation

    a kind of but·te·ry

    Turkish pronunciation

    ı kaynd ıv bʌtıri

    Pronunciation

    /ə ˈkīnd əv ˈbətərē/ /ə ˈkaɪnd əv ˈbʌtɜriː/
Favorites