Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
English - Turkish
Definition of a corroding or sloughing ulcer; esp in English Turkish dictionary
- canker
- ağızdaki yara
- canker
- pamukçuk hâsıl etmek
- canker
- çür
- canker
- pamukçuğa tutulmak
- canker
- (fiil) pamukçuk oluşturmak, pamukçuğa yakalanmak, çürütmek, mahvetmek, çürümek, mahvolmak
- canker
- {f} mahvolmak
- canker
- {f} mahvetmek
- canker
- {f} pamukçuğa yakalanmak
- canker
- {i} pamukçuk
- canker
- {i} yara
Ağız yaram ağrıyor, bu yüzden gerçekten yemek yiyemiyorum.
-My canker hurts, so I can't really eat.
- canker
- {i} yozlaştıran etmen
- canker
- {f} çürümek
- canker
- (Tıp) Ağızda meydana gelen yara veya şiş
- canker
- yozlaştıran herhangi bir şey
- canker
- {i} pamukçuk, aft
- canker
- {i} buğdaypası
- canker
- bitkilerin gövdelerinde görülen bir hastalık
- canker
- {i} bozucu etken
- canker
- {i} ağız veya kulak yarası
Related Terms
English - English
Definition of a corroding or sloughing ulcer; esp in English English dictionary
- canker
a corroding or sloughing ulcer; esp
Hyphenation
a cor·rod·ing or sloughing ulcer; espPronunciation
Resimler
Favorites