129

listen to the pronunciation of 129
Turkish - Turkish

Definition of 129 in Turkish Turkish dictionary

Ali imran 129
(Kuran) Göklerde olanlar da, yerde olanlar da Allah'ındır. Dilediğini bağışlar, dilediğine azab eder. Allah bağışlıyandır, merhamet edendir. *
Araf 129
(Kuran) Milleti: "Sen bize gelmeden önce de, geldikten sonra da eziyet çektik" dediler. Musa da: "Rabbinizin düşmanlarınızı yok etmesi ve yeryüzünde sizi onların yerine geçirmesi umulur. O zaman nasıl davranacağınıza bakar" dedi. *
Bakara 129
(Kuran) İbrahim bunu oğullarına vasıyet etti. Yakub da: "Oğullarım! Allah dini size seçti, siz de ancak O'na teslim olmuş olarak can verin" dedi
Enam 129
(Kuran) Zalimlerin bir kısmını, kazandıklarından ötürü diğer bir kısmına böylece musallat ederiz. *
Nisa 129
(Kuran) Adil hareket etmeye ne kadar uğraşsanız, kadınlar arasında eşitlik yapamayacaksınız, bari bir tarafa kalben tamamen meyletmeyin ki diğerini askıdaymış gibi bırakmış olmayasınız. İşleri düzeltir ve haksızlıktan sakınırsanız bilin ki Allah şüphesiz bağışlar ve merhamet eder
Taha 129
(Kuran) Eğer Rabbinin verilmiş bir sözü ve tayin ettiği bir süre olmasaydı, hemen azaba uğrarlardı
Tevbe 129
(Kuran) Eğer yüz çevirirlerse de ki: "Allah bana yeter; O'ndan başka tanrı yoktur, yalnız O'na güveniyorum; O büyük arşın Rabbidir."*