(tenis

listen to the pronunciation of (tenis
Turkish - Turkish

Definition of (tenis in Turkish Turkish dictionary

tenis
Ağla ortasından ikiye bölünen bir alanda tek veya çift oyuncuların raketle karşılıklı vurdukları veya çeldikleri topu, belli kurallara göre, karşılanamayacak biçimde birbirlerinin alanına düşürerek sayı kazanmaları esasına dayanan oyun, alan topu
tenis
Alan topu
tenis kortu
bakınız: kort
Turkish - English

Definition of (tenis in Turkish English dictionary

tenis ayakkabısı
trainer
tenis kortu
tennis court

Do you have a tennis court in this hotel? - Bu otelde tenis kortu var mı?

There's a drinking fountain by the tennis court. - Tenis kortu yanında bir çeşme var.

profesyonel tenis
(Spor) professional tennis
sallamak (tenis raketi vb)
swing
tenis
set
tenis
volley
tenis benzeri bir oyun
(Spor) badminton
tenis düs
deuce
tenis oynamak
play tennis
tenis raketi
racket

Do you know where George bought his tennis racket? - George'un tenis raketini nereden aldığını biliyor musunuz?

He gripped the tennis racket tightly. - Tenis raketini sıkıca kavradı.

buradan tenis kortuna nasıl gidebilirim
How can I get to the tennis court from here
en yakın tenis kortu nerede
Where is the nearest tennis court
tenis
tennis

We played tennis yesterday. - Biz dün tenis oynadık.

Akira can play tennis well. - Akira tenisi iyi oynayabilir.

tenis alıştırması
knockup
tenis dersi
tennis lesson
tenis giysisi
(Tekstil) tennis wear
tenis kulübü
tennis club
tenis ligi
the tennis circuit
tenis malzemesi
tennis equipment
tenis oynamaktan olan kol ağrısı
tennis arm
tenis raketi
tennis racket
tenis raketi kiralayabilir miyim
Is it possible to rent a tennis racket
tenis sahası
tennis court
tenis servis
(Spor) overhand serve
tenis topu
tennis ball

We bought some tennis balls. - Birkaç tenis topu satın aldık.

I bought some tennis balls. - Birkaç tenis topu aldım.

tenis vuruşu
tennis shot
tenis vuruşu
tennis stroke
tüylü toplarla oynanan tenis
badminton