The uncertainty about the weather has had a definite effect upon the Englishman's character.
 - Hava hakkındaki belirsizlik İngilizlerin karakterlerinde belirli bir etkiye sahiptir.
The English are generally a conservative people.
 - İngilizler genel olarak tutucu insanlardır.
It isn't a surprise that English is the world's most spoken language.
 - Hiç şüphe yok ki İngilizce dünyada en çok konuşulan dildir.
English is my native language.
 - İngilizce benim anadilim.
The city was taken by the English in 1664.
 - Şehir, 1664 yılında İngilizler tarafından ele geçirildi.
The English established colonies in America.
 - İngilizler Amerika'da koloniler kurdu.
The British acted too late.
 - İngilizler çok geç davrandı.
The British finally retreated.
 - İngilizler sonunda çekildi.
The British soldiers rested.
 - İngiliz askerleri dinlendi.
There are some differences between British English and American English.
 - İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi arasında bazı farklar vardır.
The Romans tried to civilize the ancient Britons.
 - Romalılar eski İngilizleri medenileştirmeye çalıştı.
Six million Britons have never used the Internet.
 - Altı milyon İngiliz, interneti hiç kullanmamış.
English is not the language of the world. It's the language of the Anglosaxon Empire.
 - İngilizce dünya dili değildir. O, Anglosakson İmparatorluğu dilidir.
There are some differences between British English and American English.
 - İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi arasında bazı farklar vardır.
The British people in general are extremely fond of their pets.
 - İngiliz halkı genel olarak evcil hayvanlarına son derece düşkündür.
The English are generally a conservative people.
 - İngilizler genel olarak tutucu insanlardır.
The English established colonies in America.
 - İngilizler Amerika'da koloniler kurdu.