Definition of üç in Turkish English dictionary
- three
He has been in Japan for three years.
- O üç yıldır Japonya'da.
One, two, three, four, five, six, seven, eight, nine, ten.
- Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.
- tri
- ternate
- Üç boyutlu
- 3D
- üç boyutlu
- stereo
- üç kere
- three times
Tom has made the same mistake three times so far.
- Tom şu ana kadar aynı hatayı üç kere yaptı.
I got stabbed three times last year.
- Geçen sene üç kere bıçaklandım.
- üç boyutlu
- immersive
- üç boyutlu
- solid
- üç kere
- thrice
Measure thrice, cut once.
- Üç kere ölç, bir kere kes.
Measure thrice, cut once.
- üç kere düşün bir kere söyle.
- üç kişilik
- threesome
- üç boyutlu
- 3D, Three dimensional
- üç boyutlu
- three dimension
- üç boyutlu
- spatialization
- üç yüz
- three hundred
One hundred, two hundred, three hundred, four hundred, five hundred, six hundred, seven hundred, eight hundred, nine hundred, one thousand.
- Yüz, iki yüz, üç yüz, dört yüz, beş yüz, altı yüz, yedi yüz, sekiz yüz, dokuz yüz, bin.
No less than three hundred dollars was needed for the work.
- İş için en az üç yüz dolar gerekli idi.
- üç boyutlu
- three dimensional
- üç boyutlu
- three D
- üç boyutlu
- üçboyutlu
- üç boyutlu
- threedimensional
- üç boyutlu
- tridimensional
- üç boyutlu
- threed
- üç kere
- {s} treble
- üç kez
- thrice
If I were you, I wouldn't think twice — but thrice.
- Yerinde olsam, iki kez düşünmem - ama üç kez düşünürüm.
- üç kişilik
- atrois
