There are about 500 cattle on the ranch.
- Çiftlikte yaklaşık 500 büyükbaş hayvan var.
The US Department of Agriculture established seven new “regional climate hubs” to help farmers and ranchers adapt their operations to a changing climate.
- ABD Tarım Bakanlığı çiftçilerin ve çiftlik sahiplerinin işletmelerini değişen iklime uyarlamalarına yardımcı olmak için yedi yeni bölgesel iklim merkezi kurdu.
The Bakers have a farm up the river.
- Bakers'ların nehrin yukarısında bir çiftlikleri var.
The transition from farm life to city life is often difficult.
- Çiftlik hayatından şehir hayatına geçiş çoğunlukla zordur.
The stable is right behind the farm house.
- Ahır çiftlik evinin tam arkasında.
Tom and his family live in a small farm house not too far from here.
- Tom ve ailesi buradan çok uzakta olmayan küçük bir çiftlik evinde yaşamaktadır.
The stable is right behind the farm house.
- Ahır çiftlik evinin tam arkasında.
Tom and his family live in a small farm house not too far from here.
- Tom ve ailesi buradan çok uzakta olmayan küçük bir çiftlik evinde yaşamaktadır.
During the storm, the power went out and the rain battered the windows of the farmhouse.
- Fırtına sırasında, güç gitti ve yağmur çiftlik evinin pencerelerini vurdu.
We stopped at a farmhouse overnight.
- Geceleyin bir çiftlik evinde durduk.