It is just that we should pay his share.
 - Onun payını ödememiz adildir.
Not all laws are just.
 - Bütün kanunlar adil değildir.
They should also be fair to others.
 - Onlar da başkalarına adil olmalıdır.
Mr. Hashimoto is fair to us.
 - Bay Hasimoto bize karşı adil.
The verdict was fair and impartial.
 - Karar adil ve tarafsızdı.
Please be fair and impartial.
 - Lütfen adil ve tarafsız olun.
Do you think they gave Tom a square deal?
 - Onların Tom'a adil davrandığını düşünüyor musun?
Tom is respected in the business community because he is always fair and square in his dealings with others.
 - Tom, başkaları ile olan ilişkilerinde her zaman adil ve kararlı olduğundan dolayı iş dünyasında itibarlıdır.