emekli olma

listen to the pronunciation of emekli olma
Türkçe - İngilizce
retiring
superannuation
emekli olmak
retire

My wife and I are preparing to retire. - Karım ve ben emekli olmak için hazırlanıyoruz.

The lady that used to work here had to retire. - Burada çalışan bayan, emekli olmak zorunda kaldı.

emekli olmak
be retired
emekli olmak
be out at grass
emekli olmak
step down
emekli ol
{f} retiring

My father is retiring next spring. - Babam önümüzdeki İlkbaharda emekli oluyor.

Tom announced he was retiring. - Tom emekli olduğunu duyurdu.

emekli ol
{f} retired

Tom was named the head of the organization after the director retired. - Müdür emekli olduktan sonra Tom kuruluşun başına tayin edildi.

My uncle retired from teaching last year, but he still managed to hang onto a position at the university. - Amcam geçen yıl öğretmenlikten emekli oldu, fakat üniversitede bir görevi hâlâ sürdürebiliyordu.

emekli ol
retire

After retirement, Teresa devoted herself to caring for orphans. - Emekli olduktan sonra, Teresa kendini yetimlerin bakımı için adamış.

My uncle retired from teaching last year, but he still managed to hang onto a position at the university. - Amcam geçen yıl öğretmenlikten emekli oldu, fakat üniversitede bir görevi hâlâ sürdürebiliyordu.

emekli olmak
to retire

Tom wished that he had enough money to retire. - Tom emekli olmak için yeterli parasının olmasını diledi.

I never want to retire. - Asla emekli olmak istemiyorum.

emekli olmak
retire to pasture
Türkçe - Türkçe

emekli olma teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

emekli olmak
Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanun ile sağlanan haklardan yararlanarak görevinden ayrılmak, tekaüt olmak