duble

listen to the pronunciation of duble
Türkçe - İngilizce
double

Tom ate a double cheeseburger. - Tom duble bir çizburger yedi.

Waiter, bring me a double. - Garson, bana bir duble getir.

(Tekstil) lining
dbl
a double (beer, spirits)
slip, underdress
double; (giysi) lining
lining (of a garment)
large (olive)
{i} tot
duble taş
doublet
duble etmek
to line (a garment)
duble olsun lütfen
make it a double please
duble paça
turnup
duble yapma
doubling
duble yol
double highway
Türkçe - Türkçe
Giysilerin iç bölümüne geçirilip kumaşla birlikte dikilen astar veya giysilerin içine ayrı olarak giyilen giyecek
Belirli miktarın veya büyüklüğün iki katı: "İçi öyle yanıyordu ki, elinde olmadan buğulu bira dubleleri, bardak çatlatan nar şerbetleri kuruyor."- A. İlhan
Belirli miktarın veya büyüklüğün iki katı
duble etmek
Astar geçirmek
duble