yüz kızartıcı

listen to the pronunciation of yüz kızartıcı
Türkisch - Englisch
{s} shameful

It is a shameful fact that, while there are lands where people suffer from hunger, within Japan there are many households and restaurants where much food is thrown away. - İnsanların açlık çektiği yerler varken, Japonya'da birçok yiyeceğin atıldığı bir sürü meskenlerin ve restoranların olması yüz kızartıcı bir gerçektir.

shameful, discreditable, dishonourable
infamous
discreditable
ignominious
reproachful
inglorious
ignoble
{i} blushing
disgraceful

Your behavior was disgraceful. - Senin davranışın yüz kızartıcıydı.

opprobrious
yüz kızartıcı suç işlemiş
infamous
yüzkızartıcı
shameful
Türkisch - Türkisch
Utandırıcı, utanılacak
yüz kızartıcı suç
Utanç verici, insanlık onuruna yakışmayan suç
yüz kızartıcı
Favoriten