Dört evin önünden geçtim.
- I passed by four houses.
Ne kadar zaman geçtiğini söyleyemem.
- I cannot say how much time passed.
Gemi köprünün altından geçti.
- The ship passed under the bridge.
Dört evin önünden geçtim.
- I passed by four houses.
Büyükbaba ve büyükannelerim Almandı ve dil bana ve erkek kardeşime geçmiş oldu.
- My grandparents were German, and the language has been passed down to me and my brother.
Günler haftaları, haftalar ayları kovaladı ve biz ne olduğunun farkına bile varmadan başka bir yıl daha geçmiş oldu.
- Days turned into weeks, weeks turned into months and, before we knew it, another year had passed.
Onun erkek kardeşi geçen ay öldü.
- His brother passed away last month.
Annesi geçen yıl öldü.
- Her mother passed away last year.