O bir hayli sabır gösterdi.
- He displayed a great deal of patience.
Tom'a bir hayli hayranım.
- I admire Tom a great deal.
O süt satarak çok para yaptı.
- He made a great deal of money selling milk.
Bugün yapacak çok işim var.
- I have a great deal to do today.
Ona oldukça çok borçluyum.
- I owe him a great deal.
Bu benim için oldukça çok şey ifade ederdi.
- It would mean a great deal to me.
They had a good deal less than we had.
They had a great deal less than we had.