verstimmt

listen to the pronunciation of verstimmt
Deutsch - Türkisch
Englisch - Türkisch

Definition von verstimmt im Englisch Türkisch wörterbuch

morose
suratsız
morose
{s} asık suratlı

Neden bu kadar asık suratlısın? - Why are you so morose?

angrily
öfkeyle

Tom öfkeyle kapıyı kapattı. - Tom angrily closed the door.

O, ona öfkeyle baktı. - She looked at him angrily.

morose
suratını asıp suspus olan
angrily
hiddetle
angrily
kızgınlıkla

O, Şu anda bakıyorsun. Sen röntgenliyorsun Tom dedi kızgınlıkla. - Just now, you were looking. You Peeping Tom,she said angrily.

Kızgınlıkla Hey, suyumu kirlettiniz! diye bağırdı. - He shouted angrily, Hey! You contaminated my water!

angrily
sinirlice
in a fit of pique
gücenerek
in a fit of pique
hoşnutsuzluk içinde
in a fit of pique
kırgın bir şekilde
angrily
kızgın bir şekilde

O, kızgın bir şekilde ona baktı. - He looked at her angrily.

Sami o gece Leyla'nın dairesinde olduğunu kızgın bir şekilde yalanladı. - Sami angrily denied he was in Layla's apartment that night.

angrily
fena
morose
{s} somurtkan
morose
{s} somurtuk; somurtkan; suratını asıp suspus olan
morose
morosenesssuratslzlık
morose
marazi