verhungern

listen to the pronunciation of verhungern
Deutsch - Türkisch
Englisch - Türkisch

Definition von verhungern im Englisch Türkisch wörterbuch

starve
açlıktan ölmek

Açlıktan ölmek zorunda değiliz. - We don't have to starve.

Tom açlıktan ölmek istemiyordu. - Tom didn't want to starve.

starve
{f} açlıktan kıvranmak
starve
açlık çekmek
starve
açlıktan öl

Onun emrinde çalışmaktansa açlıktan ölmeyi tercih ederim. - I would rather starve than work under him.

Yaşlı adam açlıktan ölüyordu. - The old man starved to death.

starve
kurt gibi acıkmak
starve
{f} açlıktan öldürmek
starve
{f} aç bırakmak
starve
(Tıp) Açlık çekmek,a çlıktan bitkinleşmek, açlıktan ölmek
starve
(fiil) açlıktan kıvranmak, açlıktan ölmek, çok acıkmak, midesi kazınmak, sefalet çekmek, aç olmak, aç bırakmak, açlıktan öldürmek, mahrum etmek
starve
be starved for çok özlemek
starve
{f} for (bir şeyin) eksikliğini/yokluğunu çok duymak
starve
acıktır/açlıktan öl
starve
yoksulluk çekmek
starve
açlık çektirerek istenilen duruma getirmek
starve
{f} midesi kazınmak
starve
{f} mahrum etmek
starve
{f} k.dili. çok acıkmak
starve
yokluğundan mustarip olmak
starve
{f} çok acıkmak
Deutsch - Englisch
to die of hunger
to famish
to starve to death
to die of famine
to clem
to starve
starve

Millions of people starve to death every year. - Jedes Jahr verhungern Millionen von Menschen.

Do you know how many people in the world starve to death every year? - Weißt du, wie viele Menschen auf der Welt jährlich verhungern?