Türkisch - Englisch
Definition von utan! im Türkisch Englisch wörterbuch
- shame on you
- {f} abashed
- {f} blush
The man blushed like a boy.
-Adam bir çocuk gibi utandı.
I blushed with shame.
-Ben utançla kızardım.
- {f} blushing
- {f} ashamed
He is not ashamed of being poor.
-O, fakir olmaktan utanmıyor.
I'm not ashamed of my father being poor.
-Babamın fakir olmasından utanmıyorum.
Schwedisch - Türkisch
Definition von utan! im Schwedisch Türkisch wörterbuch
- olada
- ezeli
- olmasaydı
- onsuz
- yapılmadan
- olmadan
- sensiz
- gerek kalmadan
- kullanmadan
- olmaksızın
- bırakmadan
- yoklu