Tom inanılmaz değil mi?
- Isn't Tom incredible?
Zaman ve para kaybı inanılmaz.
- The waste of time and money is incredible.
Olağanüstü bir yerdi.
- It was an incredible place.
O hikaye gerçek olmak için çok olağanüstü.
- That story is too incredible to be true.
She is unbelievably naïve.
- Sie ist unglaublich naiv.
I've always found her unbelievably adorable.
- Ich fand sie immer unglaublich anbetungswürdig.