Bir kurt evcilleştirilemez.
- A wolf cannot be tamed.
Tom bir kurt yakaladı ve onu evcilleştirmeye çalıştı.
- Tom caught a wolf and tried to tame it.
Kibar görünüşlü yaşlı adam kalktı ve elini bana verdi.
- The gentle-looking old man got up and gave his hand to me.
Mary bebek kız kardeşine karşı çok kibardır.
- Mary is very gentle with her baby sister.
Tom sevgi dolu ve şefkatli bir beyefendi.
- Tom is a loving and caring gentleman.
O, kapıyı hafifçe itti.
- She gave the door a gentle push.
Tom, Mary'yi yavaşça itti.
- Tom gave Mary a gentle push.
Bir kurtu evcilleştiremezsin.
- You cannot tame a wolf.
Tom bir kurt yakaladı ve onu evcilleştirmeye çalıştı.
- Tom caught a wolf and tried to tame it.
Onun sesi yumuşak ve kibardı.
- His voice was soft and gentle.
Uzun kara kış sonunda bitti ve yerini yumuşak ılıman bahara bıraktı.
- The long cruel winter at last came to an end, giving place to a gentle warm spring.
Yaşlandıkça, daha hoşgörülü oldu.
- As he grew older, he became gentler.
Tanrılar kadınları erkekleri uysallaştırmaları için yarattı.
- Gods created women to tame men.
Ayı tamamen uysal ve ısırmaz.
- The bear is quite tame and doesn't bite.
They have a tame wildcat.
The lion was quite tame.
This party is too tame for me.
He tamed the wild horse.
... nomadic people in Central Asia learn to tame them for the first time. ...
... One animal that gives any human who can tame it ...