Tom Uluslararası Kadınlar Günü için Mary'ye bir demet gül getirdi, ama o bunu yersiz buldu.
 - Tom brought a bunch of roses for Mary for International Women's Day, but she found it inappropriate.
Tom silahını garajdaki bir demet yağlı paçavranın altına sakladı.
 - Tom hid the gun under a bunch of oily rags in his garage.
Tom bir salkım üzüm aldı ve onları yedim.
 - Tom bought a bunch of grapes and I ate them.
Markette meyve için üç elma ve iki salkım üzüm aldım.
 - I bought three apples and two bunches of grapes for dessert at the market.
Ikinci el araba satıcısı adamlar tanınmış bir çetedir.
 - Used car salesmen are a disreputable bunch.