Araba tarlaya daldı ve bir süre sarsıldıktan sonra durma noktasına geldi.
 - The car dove into the field and, after bumping along for a time, came to a halt.
Bazı insanlar tarlalarda çalışıyorlar.
 - Some people are working in the fields.
Yaralı askerler savaş alanında bırakıldı.
 - The wounded soldiers were left in the field.
O benim çalışma alanım değil.
 - That is not my field of work.
Ana çalışma alanınız nedir?
 - What's your major field of study?
Meralarda dolaşmayı severim.
 - I like to roam about the fields.
Çiftçiler tarlada çalışmakla meşgul.
 - Farmers are busy working in the field.
Siyah insanlar pamuk tarlalarında çalışmak için zorlandılar.
 - Black people were compelled to work in cotton fields.
Bilgisayarlar her yeri işgal etti.
 - Computers have invaded every field.
Sahada yeşil çim var.
 - There is green grass on the field.
Kate şimdi sahada çalışıyor.
 - Kate is running in the field now.