Englisch - Türkisch
Definition von to esteem or account happy; to felicitate im Englisch Türkisch wörterbuch
- bless
- {f} kutsamak
- bless
- hayırdua etmek
- bless
- kutsa
O küçük kızını alnından öptü, onu kutsadı ve kısa bir süre sonra öldü.
-She kissed her little daughter on the forehead, blessed her, and shortly after died.
Zayıf imanına rağmen, rahip onu kutsadı.
-Despite his weak faith, the priest blessed him.
- bless
- mübarek kılmak
- bless
- {f} takdis etmek
- bless
- Allahtan niyaz etmek
- bless
- mesut etmek
- bless
- {f} kutsal saymak
- bless
- inayet etmek
- bless
- bless dua et/kutsa
- bless
- {f} şükretmek
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von to esteem or account happy; to felicitate im Englisch Englisch wörterbuch
- bless
to esteem or account happy; to felicitate
Silbentrennung
to es·teem or ac·count happy; to fe·lic·i·tateAussprache
Resimler
Favoriten