the state of being ejected or cast out; dispossession; banishment

listen to the pronunciation of the state of being ejected or cast out; dispossession; banishment
Englisch - Türkisch

Definition von the state of being ejected or cast out; dispossession; banishment im Englisch Türkisch wörterbuch

ejection
(Jeoloji) fışkıran şey
ejection
(Jeoloji) çıkarılan şey
ejection
(Avcılık) çıkartma
ejection
(Avcılık) boş kovan atma
ejection
atma
ejection
püskürme
ejection
ejeksiyon
ejection
{i} fırlama
ejection
{i} tahliye
ejection
{i} çıkarma
ejection
(Askeri) FIRLATMA: 1: Bir uçaktan kendinden müteharrik bir koltuk veya kapsül vasıtasıyla ayırmak. 2. Bir hava aracında, bir uçağın belirli kısım yükünden, tatmin edici bir ayrılmayı temin etmesi için yapılan kuvvetli ayırma işlemi
ejection
(Nükleer Bilimler) püskürtme
ejection
(Tıp) Dışarı atılan madde
ejection
{i} çıkan şey
ejection
{i} dışarı atma
ejection
(Tıp) Dışarı atma, boşaltma, çıkartma
ejection
fırlatma, dışarı atma
Englisch - Englisch
ejection
the state of being ejected or cast out; dispossession; banishment
Favoriten