rule, n

listen to the pronunciation of rule, n
Englisch - Türkisch

Definition von rule, n im Englisch Türkisch wörterbuch

ruler
{i} hükümdar

İmparatora gelince, o dünyanın hükümdarıdır. Barbarlara gelince, onlar dünyanın uşaklarıdır. - As for the Emperor, he is the ruler of the world. As for the barbarians, they are the servants of the world.

Çar, Rusya'nın hükümdarıydı. - The czar was the ruler of Russia.

ruler
{i} hakim
ruler
cetvel

Bir cetvel ödünç alabilir miyim? - May I borrow a ruler?

Cetvelini ödünç alabilir miyim? - Could I borrow your ruler?

ruler
amir
ruler
cetvel tahtası
ruler
han
ruler
çizelge
ruler
kağan
ruler
yöneten
ruler
şerit metre
ruler
türbe
ruler
çizgi
ruler
yönetenler
ruler
padişah
ruler
{i} yönetici

Yönetici devrildi ve ülkeden sürüldü. - The ruler was overthrown and banished from the country.

Biz sizin yeni yöneticileriniziz. - We are your new rulers.

ruler
cetvel/yönetici
ruler
{i} idareci
Englisch - Englisch
ruler
rule, n
Favoriten