rasat

listen to the pronunciation of rasat
Türkisch - Englisch
(astronomical or meteorological) observation
observation
observation gözlem
observer
sight
rasat kulesi
blister
geri rasat
back sight
Türkisch - Türkisch
(Hukuk) Gözleme, gözlem
Gözlem: "Türkler Belgrad'a yaklaştıkları zaman evvelki keşif ve rasat merkezi olmak üzere Havale kalesini inşa etmişlerdi."- F. R. Atay
Bir kimseyi bekleyerek ona pusu kurma
(Osmanlı Dönemi) gözetlemek, beklemek, pusuda olmak
Gözlem
Gökcisimlerini gözetleme
rasat
Favoriten