one of the female sex, girl, woman

listen to the pronunciation of one of the female sex, girl, woman
Englisch - Türkisch

Definition von one of the female sex, girl, woman im Englisch Türkisch wörterbuch

female
dişi

Üç tane köpeğim var; birisi erkek, diğerleri dişi. - I have three dogs; one is male and the others are female.

Bir erkek timsah bir dişi köpeği yedi. - A male crocodile ate a female dog.

female
kadın

O kadın arkadaşlık istedi. - He wanted female companionship.

Erkek mi yoksa kadın bir doktoru mu tercih edersiniz? - Do you prefer a male or female doctor?

female
dişi fiş
female
(Tıp) kadın cinsine mahsus
female
dişilere ilişkin
female
{s} dişil

Şu anda hiçbir şey yolunda gitmiyor; ailenin dişileri bana karşı birleşmişler. - At present, nothing goes smoothly; the Females of the Family are united against me.

Sıcak havalarda sadece erkek yavru doğuran timsahın da doğuracak dişiler olmayacağı için nesli tükenebilir. - The crocodile, which produces only male young in hotter weather, might die out too because there will be no females to breed.

female
s., i. dişi
female
dişi hayvan veya bitki
female
dişi dişil kadın cinsine mahsus
female
{s} kadınlara ait
female
{i} kız

Tom'un çok sayıda kız arkadaşı var. - Tom has a lot female friends.

Şu öğretmen kız öğrencilere düşkün olma eğilimindedir. - That teacher tends to be partial to female students.

female
{i} dişi canlı
Englisch - Englisch
{i} female