Sonuç olarak yağışlı günlerde içeride top oynarız.
- As a result, we play ball inside on rainy days.
Sonuç olarak, daha fazla kadın eşit işi alıyor.
- As a result, more women are receiving equal work.
Savaşın bir sonucu olarak, birçok kişi öldü.
- As a result of the war, many people died.
Savaşın bir sonucu olarak, çok sayıda mağdur kaldı.
- As a result of the war, a great number of victims remained.
Tom bir av tüfeği ile kafasını uçurdu.
- Tom blew his head off with a shotgun.
Tom John'a av tüfeğini almasını söyledi.
- Tom told John to get his shotgun.