mezunlar

listen to the pronunciation of mezunlar
Türkisch - Englisch
graduates

bu yılın mezunları arasındaydım.

alums
mezun
{s} graduated

I graduated from an American school in France. - Fransa'da bir Amerikan okulundan mezun oldum.

You know what my idiot son's doing? Even now he's graduated from university he spends all his time playing pachinko instead of getting a job. - Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine tüm zamanını pachinko oynayarak geçiriyor.

mezun
graduate

I hope to graduate at the exams. - Umarım sınavlarda mezun olurum.

He graduated from Tokyo University. - O, Tokyo Üniversitesi'nden mezun oldu.

mezunlar günü
home coming
mezunlar günü
class reunion
mezunlar toplantısı
class reunion
mezunlar yıllık ziyafeti
gaudy
mezun
(Eğitim) alumni
mezun
grad

He graduated from Tokyo University. - O, Tokyo Üniversitesi'nden mezun oldu.

I hope to graduate at the exams. - Umarım sınavlarda mezun olurum.

mezun
diplomaed
mezun
authorized to (do something)
mezun
graduated from (an educational institution)
mezun
(a) graduate
mezun
school leaver
mezun
graduate; authorized; on leave; graduate, old boy, old girl
Türkisch - Türkisch

Definition von mezunlar im Türkisch Türkisch wörterbuch

MEZUN
(Hukuk) İzinli, yetkili
Mezun
yetkili
mezun
İzin almış, izinli
mezun
Bir okulu bitirerek diploma almış (kimse): "Olsa olsa sanat enstitüsü mezunudur."- H. Taner
mezun
Bir okulu bitirerek diploma almış kimse
mezun
İzin almış, izinli: "Vedia'dan öğrendim, seyahate çıkacakmışsınız, mezunmuşsunuz."- P. Safa
mezun
Bir okulu bitirerek diploma almış (kimse)
mezun
Bir iş için yetki verilmiş, yetkili
mezunlar
Favoriten