merkezileşmek

listen to the pronunciation of merkezileşmek
Türkisch - Englisch
centralize
to become a center (of trade or transport)
to be centralized
merkezi
central

My office is in the central area of the city. - Ofisim kentin merkezinde.

The central nervous system consists of four organs. - Merkezî sinir sistemi dört organdan oluşur.

merkezi
(Ticaret) centralized
merkezi
pivotal
merkezi
centrical
merkezi
focal
merkezi
centric
merkezi
to center
merkezi
centred
merkezi
central, pertaining to or situated near a center
merkezi
centrically
merkezi
central, centric
merkezi
(Hukuk) inner
Türkisch - Türkisch
Merkez durumuna gelmek
MERKEZÎ
(Osmanlı Dönemi) (Merkeziye) Merkeze mensub. Merkezde bulunan. Merkezle alâkalı
merkezi
Merkezde olan, merkezi oluşturan: "Dur bakalım; biraz daha merkezî mahallelere yaklaşalım, diyordu."- Y. K. Karaosmanoğlu
merkezi
(Osmanlı Dönemi) merkeze mensup, merkezde bulunan
merkezi
Merkezde olan, merkezi oluşturan
merkezileşme
Merkezîleşmek işi
merkezileşmek
Favoriten