korsanca

listen to the pronunciation of korsanca
Türkisch - Englisch
piratical
{a} predatory, plundering, thievish
characteristic of piracy; "piratical editions of my book
{s} of pirates, of sea bandits; illegal, against the law (Slang)
Of or pertaining to a pirate; acquired by, or practicing, piracy; as, a piratical undertaking
of, pertaining to, or similar to pirates
characteristic of pirates; "piratical attackers" characteristic of piracy; "piratical editions of my book
characteristic of pirates; "piratical attackers"
korsan
pirate

Tom's great-great-grandfather was a pirate. - Tom'un büyük büyük büyükbabası bir korsandı.

Let's make believe that we're pirates. - Korsan olduğumuza inandıralım.

korsan
filibuster
korsan
hijacker

The armed hijackers terrified the passengers. - Silahlı hava korsanları yolcuları dehşete düşürdü.

The hijackers were from Middle Eastern countries. - Hava korsanları orta doğu ülkelerindendi.

korsan
freebooter
korsan
corsair
korsan
buccaneer
korsan
sea rover
Korsan
hacker

It's unlikely that a hacker could get into our website. - Bir bilgisayar korsanının web sitemize erişmesi muhtemel değil.

Many people cannot understand the way hackers behave. - Birçok kişi bilgisayar korsanlarının davranış tavrını anlayamıyor.

korsan
to pirate
korsan
privateer
korsan
pirate, corsair
korsan
(gemi) pirate; (uçak) hijacker
korsan
rapparee
korsan
pirated, piratical, unlawful, illegal: korsan baskı pirated edition
korsan
viking
korsan
rover
korsan
picaroon
korsan
skyjacker
Türkisch - Türkisch

Definition von korsanca im Türkisch Türkisch wörterbuch

KORSAN
(Osmanlı Dönemi) Başkaların haklarını zor kullanarak yiyen kimse
KORSAN
(Osmanlı Dönemi) Bir hakkı izinsiz olarak kullanan
KORSAN
(Osmanlı Dönemi) itl. Deniz haydutu. Deniz eşkiyası
korsan
Düşman veya kendi ulusunun gemilerine saldıran deniz haydudu, deniz hırsızı
korsan
Başkalarının hakkını zor kullanarak alan kimse
korsan
Düşman veya kendi ulusunun gemilerine saldıran deniz haydudu, deniz hırsızı: "Bu adayı ilk defa Portekizli korsanlar bulmuşlar."- S. F. Abasıyanık